top of page

Başarılı Takımların Sırrı: Zamanı, İletişimi ve Enerjiyi Buluşturmak

SERKAN YILMAZ
SERKAN YILMAZ

Zaman, modern dünyanın en adil ama bir o kadar da acımasız kaynağı. Saatler her birimize eşit sunulsa da bu saatleri nasıl harcadığımız, aramızdaki farkı belirliyor. Türkiye’den Avrupa’ya uzanan kariyer yolculuğumda, bu gerçeği daha da derinden kavradım. Çeşitli şirketlerde yöneticilerle yaptığım çalışmalar gösterdi ki sadece zamanı yönetmek değil, aynı zamanda bir ekip olarak iletişim ve iş birliğini doğru yönetmek de başarı hikâyelerinin temel taşını oluşturuyor. Peki, zamanın ve ekiplerin enerjisini birleştiren şirketler, rekabetin bu kadar yoğun olduğu bir dünyada nasıl sıyrılıyor? Daha da önemlisi, çevremizdeki insanlarla nasıl bir uyum ve denge içinde çalışabiliriz? Kültürlerin kesişim noktası olan Berlin’de de zaman aynı şekilde akıyor. Bu şehirde yaşam, zamanı bir dans partneri gibi görmeyi öğretiyor—bazen ritmini bulmak zor, ama bir kez yakaladığınızda ortaya çıkan senfoni tarifsiz.


İşim, bu senfoniyi yaratmaya yardımcı olmak. Türkiye’den başlayarak Avrupa’ya yayılan bir yolculukta, insanlara ve organizasyonlara zamanı yönetmeyi, ekip içinde uyumu artırmayı ve kişisel verimliliklerini keşfetmeyi öğretmek benim tutkum. Here & Now Academy bünyesinde gerçekleştirdiğimiz eğitimlerde, bireylerin yalnızca daha iyi birer profesyonel değil, aynı zamanda daha dengeli birer insan olmalarını amaçlıyoruz. Ancak ben sizlere, bir eğitimden daha fazlasını, zamanın, takım çalışmasının ve iletişimin hayatlarımızdaki felsefi ve pratik yönlerini anlatmak istiyorum.


Zamanın Dönüştürücü Gücü

Zaman, yalnızca bir ölçüm birimi değil; aynı zamanda bir yaşam rehberi. Birçoğumuz için zaman, yapılacaklar listesiyle savaşmak anlamına geliyor. Ancak, ya zamanı bir düşman değil, bir müttefik olarak görebilirsek?


Antik Yunan’da kullanılan iki farklı zaman kavramı vardır: "Kronos" ve "Kairos." Kronos, bildiğimiz anlamda zamanı ölçen bir saat; dakikalar, günler, yıllar. Kairos ise zamanın kalitesiyle ilgilidir; doğru anı yakalama, bir fırsatı değerlendirme. Bu iki kavram, bireysel hayatlarımızda olduğu kadar iş hayatımızda da dengelenmesi gereken unsurlar. Çünkü zamanı yalnızca harcamak değil, anlamlı bir şekilde yaşamak önemli.


Gelin, bir liderin hikayesini düşünelim. Bir startup’ın CEO’su, günlerini toplantılarla geçirirken bir gün bir şey fark eder: Çalışanlarının yüzlerinde yorgunluk ve motivasyonsuzluk okunmaktadır. Bunun üzerine, her gün "sessiz çalışma saatleri" uygular; ekibinin yalnızca bireysel işlerine odaklanabileceği, dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak bir zaman dilimi. Sonuç mu? Sadece üretkenlik değil, çalışanların birbirlerine duyduğu saygı ve takım ruhu da artar. Bu, Kairos’u yakalamaktır.


Takım Çalışmasının Zamanla Dansı

Zaman yönetimi bireysel bir çaba gibi görünse de aslında kolektif bir başarıdır. Bir orkestra şefini düşünün; onun görevi yalnızca enstrümanları değil, aynı zamanda o enstrümanların uyum içinde çalışmasını sağlamaktır. Takım çalışması da böyle bir şeydir. Ve doğru takım dinamikleri, zamanın en verimli şekilde kullanılmasını sağlar.


Bir şirket düşünün, farklı kıtalardan ekip üyelerine sahip bir teknoloji firması. Kültürel farklılıklar, dil bariyerleri, zaman dilimi uyuşmazlıkları İlk bakışta, kaos yaratmaya müsait bir zemin gibi görünüyor. Ancak bu firma, haftalık olarak "kültürel etkileşim saatleri" düzenleyerek ekip üyelerinin birbirlerini daha iyi anlamalarını sağlıyor. Bu sadece iletişim değil, aynı zamanda zamanın daha verimli kullanılmasını da beraberinde getiriyor. Çünkü birbirini anlayan bir ekip, zamanını iş birliği yerine çatışma çözümüne harcamaz.


Takım İçi İletişim


Büyük bir finans firmasında yaşanan bir problemle devam edelim. Ekibin farklı departmanlarından gelen üyeler, büyük bir proje üzerinde çalışırken iletişim eksikliği nedeniyle ilerleme kaydedemiyorlardı. Kimse, hangi görevin kimde olduğunu tam olarak bilmiyordu ve aynı işler tekrar tekrar yapılıyordu. Toplantılarda kimse fikirlerini rahatça dile getiremiyordu, çünkü geri bildirimlerin eleştiri olarak algılanmasından korkuyorlardı.


Bu çıkmazı aşmak için ekiple birlikte bir atölye düzenledik. İlk adım, güveni yeniden inşa etmekti. "Psikolojik güvenlik" kavramını ele aldık; herkesin, hata yapma korkusu olmadan fikirlerini paylaşabildiği bir ortam yaratmayı hedefledik. Daha sonra, takımın birbirinden beklentilerini açıkça ortaya koyduğu bir "sorumluluk haritası" oluşturduk. Üyeler arasında empatiyi artırmak için her bireyin güçlü yönlerini ve zorluklarını paylaştığı bir oturum düzenledik.

Sonuç? Ekibin çalışma biçimi radikal bir şekilde değişti. Proje zamanında tamamlandı, ama bundan daha önemlisi, ekip üyeleri arasında kalıcı bir uyum ve iletişim kültürü oluştu. Çünkü takım içindeki iletişim, yalnızca projeleri değil, insanların birbirine olan güvenini de şekillendirir. Ayrıca, liderlik becerileriyle desteklenen bir ekip, zamanı daha stratejik ve etkili kullanmayı öğrenir.


Felsefi Bir Perspektif


Birlikte çalışmanın ve zamanı yönetmenin ardında yatan felsefi bir gerçek var: İnsan, "an"ın yaratıcısıdır. Alman filozof Heidegger, "Varlık ve Zaman" adlı eserinde, zamanın yalnızca bir ölçüm olmadığını, aynı zamanda varlığımızın bir parçası olduğunu vurgular. Bir takımda çalışırken, yalnızca kendi zamanımızı değil, aynı zamanda başkalarının zamanını da etkileriz. Bu farkındalık, empatiyi ve iş birliğini güçlendirir.


Bir başka deyişle, zamanı yalnızca dakikalar olarak değil, anlamlı ilişkiler ve ortak hedefler olarak da ölçmek gerekir. Çünkü iş dünyasında gerçek başarı, yalnızca sayılarla değil, insanlar üzerindeki etkimizle belirlenir.


Küçük Değişimlerin Büyük Etkileri

Zamanı, iletişimi ve takım çalışmasını daha verimli hale getirmek için küçük değişimlerin bile büyük etkileri olabilir. Örneğin, toplantı sürelerini yarıya indirmek, belirli günlerde "e-posta sessizliği" uygulamak ya da her çalışanın güçlü yönlerini belirleyerek onları doğru görevlere yönlendirmek... Bu tür uygulamalar, yalnızca bireysel değil, kolektif başarıyı da artırır.

Takım içi iletişimi artırmanın bir diğer yolu, düzenli geri bildirim kültürünü teşvik etmektir. Here & Now Academy’de, ekiplerin bu farkındalığı kazanmasını ve kendi içlerinde güçlü bir bağ kurmasını destekliyoruz. Eğitimlerimizde, bireylerin yalnızca iş dünyasında değil, yaşamın her alanında daha etkili olmalarını sağlayacak araçlar sunuyoruz.


İlham Al ve Harekete Geç


Son olarak, zaman, iletişim ve takım çalışması konularında öğrendiklerimizin bir yolculuk olduğunu unutmayalım. Hepimiz bu yolculukta öğrenciyiz. Önemli olan, bu öğrenme sürecini benimsemek ve küçük adımlarla büyük farklar yaratmak.


Unutmayın, zamanı yönetmek, hayatı yönetmektir. Takım çalışması ve iletişim ise bu yönetimin en güçlü araçlarıdır. Berlin’deki tempolu hayatımdan Türkiye’deki kurumsal geçmişime kadar, bu yolculuğu sizinle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum. Belki bir gün yollarımız bir eğitimde ya da bir iş birliğinde kesişir. O zamana kadar, zamanı bir dost, iletişimi bir köprü ve takımınızı anlamlı bir hedef için bir araya gelmiş yol arkadaşlarınız olarak görmeye çalışın. Bireylerin iletişimlerini ustalıkla yönettiği bir dünyada, yalnızca başarı değil, aynı zamanda anlam dolu bir iş hayatı inşa edilecektir.


Serkan Yılmaz

HERE & NOW ACADEMY

KURUCU ORTAK



bottom of page